Aklınızı Alacak 5 Hayvan Saldırısı

Hugh Glass - 1823

1823'de bir ayı tarafından saldırıya uğrayıp arkadaşları ölüme terkedilen Hugh Glass 6 hafta ve 160 kilometre boyunca sürünerek kurtulur. Ayı saldırısı sonucunda bacağı kırılan ve kaburga kemikleri görünecek şekilde sırtından yara alan Glass arkadaşları tarafından öldü diye terkedildikten sonra kendine gelir. Kırık ayağı için destek yapan, sırtındaki yaraları kurtçuklarla dolu olan Glass 6 hafta boyunca hayatta kalmayı başarır ve tam 160 kilometre yol kateder. Genellikle bitki kökleri ve yemişlerle beslenen Glass, bir defasında kurtların avladığı bir hayvanın da etini çiğ çiğ yemek zorunda kalmış

Charla Nash

Kendi kendine giyinmeyi, uzaktan kumandayı kullanarak televizyon izlemeyi hatta bilgisayar kullanmayı bile bilen 15 yaşındaki eğitimli bir şempanze 2009 yılında dehşet saçtı. Sahibinin arabasını sürmek isteyen ve bunu elde edemeyince sinirlenen şempaze, onu sakinleştirmesi için çağırılan Charla Nash'ın yüzünü parçaladı. Ekipler olay yerine vardığında şempanzeyi vurarak öldürseler de Charla'nın yüzündeki yaraları korkunçtu. Şempanze, Charla'nın kafa derisinden tutam tutam saç koparmış, kulaklarını ayırmış, burnunu çekmiş, gözlerini oyarak kör etmiş ve daha sonra ise elindeki tüm parmakları sökerek, elini kullanma yetisini kaybetmesine sebep olmuştu. Charla saldırıdan beri yüzüyle ilgili çeşitli estetik ameliyatlar geçirsede hayat onun için hiçbir zaman eskisi gibi olmayacak.

Phyllis Johnson

2011 yılında Avustralya’da asabi bir büyük kırmızı kanguru bahçesine girdiği 94 yaşında bir kadına saldırdı. Phyllis Johnson adındaki yaşlı kadın, kangurunun saldırısına uğradığı sırada çamaşırlarını asıyordu. Kırmızı kanguru kadını yere düşürdükten sonra defalarca tekmeledi.Kanguruyu elindeki süpürge ile kovmaya çalışan kadın, oğlunun biber spreyi kullanarak hayvanı sakinleştirmesi ile kangurudan kaçtı. Eve gelen ekipler Johnson'u hastaneye yatırırken, kanguruyu ise tuzakla yakaladılar. Kenarda bir süpürgesi olduğunu söyleyen Johnson, kangurunun süpürgeye vurarak kendisine saldırmaya devam ettiğini, evdeki köpeğin dahi korkudan kendisine yardım edemediğini de ifade etti.

Steve Irwin

Bütün dünya onu, 1992’de yayınlanmaya başlanan ve Türkiye dahil birçok ülkede gösterilen Timsah Avcısı belgeseliyle tanıdı. Birbirinden tehlikeli hayvanlarla boğuşan ve hep galip gelen Avustralyalı maceraperest Steve Irwin, kaderin garip cilvesinin sonucu olarak boğuştuğu o vahşi hayvanların değil, küçücük bir vatozun kurbanı oldu. Avustralya’da belgesel için dalış yapan Timsah Avcısı, suyun altında fazlaca yaklaştığı bir vatozun kuyruğundaki zehirli okun hedefi oldu. Normalde sakin bir balık olan ve çok ender saldırıya geçen vatoz okunu, “düşman” olarak algıladığı Irwin’in tam kalbine adeta bir bıçak gibi sapladı.

Chase Dellwo

Montana dağlarında ava çıkan 26 yaşındaki avcı Chase Dellwo ve kardeşi, Ormanda çalıların arasından geçerken ses çıkartıp uyuyan boz ayısını uyandırdılar. Uykusundan kalktığı için sinirlenen Ayı, Dellwo’yu yere yatırdıktan sonra ayağından tutarak sağa sola savurmaya başladı. O sırada başını çarpan Dellwo, kafatasından yaralanırken paniklememeye çalıştığını ifade etti. Saldırı esnasında sakin kalmayı başaran Dellwo’nun aklına babaannesinin tavsiyesi geldi. Tavsiyeye göre, büyük hayvanların öğürme refleksi daha geniş olduğundan, ağızlarına dirsek sokarak kaçmaları sağlanabilir. Dellwo da aynen bu tavsiyeyi yerine getirdi. Sağ dirseğini ayının ağzına sokan Dellwo ayının kaçmasını sağladı.